Geleneksel tarım yöntemleriyle elde edilmiş, ışın görmemiş, doğal kurutma yöntemiyle kurutulmuş yeryüzü otlarından karahindiba.
Latince adı Taraxacum officinale olan papatyagil familyasının yüksek potasyum içeriğiyle öne çıkan, dünyanın her yerinde yaygın olarak bulunabilen bitki, Karahindiba! Antik çağlardan bu yana hayatımızın her anında bulunmuş ve insanlar tarafından kullanılmıştır. İbn-i Sina’nın bitkisi olarak da bilinen karahindiba 11. Yüzyılda İbn-i Sina sayesinde Türklerin hayatlarına girmiştir. Türklerin bu bitkiyle tanışmasından sonra batıya yayılımı gerçekleşmiştir.
Halk arasında çıtlık, aslan dişi, radika gibi isimlerle de bilinen sarı çiçekli, parlak yeşil yaprakları olan bir bitkidir. Güneşi ve Ilıman iklimi çok seven karahindiba otu, soğuğa da dayanıklıdır. Dört bir yanı verimli topraklarımızda Ege ve Marmara bölgesinde daha çok yetişir ancak Anadolu ve diğer bölgelerimizde de görebilirsiniz. Bu bitkileri yol kenarlarında, bahçelerde ve çayırlarda görebilirsiniz. Karahindibalar aynı familyadan olmasından dolayı yapısı gereği papatyaya da oldukça benzer. Sonbahara kadar açan sarı çiçekleri bir süre sonra karahindibanın tohumlarını taşıyan beyaz toplar hâline gelir. Küçükken tüm nefesimizle üflediğimiz bu tohum toplarını hatırlayacaksınızdır. Karahindibanın tohum topları ufak bir rüzgârdan bile etkilenerek, uçuşur. Böylelikle bitki tohumlarını rüzgâra taşıtarak etraftaki farklı yaşam alanlarına yayılır. Oldukça yüksek besin değerine sahip bu bitki yüksek oranda da potasyum içerir. Doğal bir potasyum kaynağı olan bitki; kalsiyum, mineral, a vitamini ve c vitamini de içermektedir. Karahindiba otu modern tıp ve geleneksel tıpta birçok alanda kullanılmaktadır. Bitkinin yaprakları salatalarda kullanıldığı gibi, kökleri kavrulup, öğütülerek kahve ya da demlenerek çay olarak da içilebilir.
Karahindiba otu modern tıp ve geleneksel tıpta birçok alanda kullanılmaktadır. Kökleri ve yaprakları kullanılabilen bu şifalı otun kökleri sert ve sağlamdır. Özellikle Avrupa’da, kökleri kavrulup öğütülerek kahve hâlinde tüketilmektedir. Bitkinin yapraklarını zeytinyağı, zeytin, yoğurt gibi ürünlerle karıştırarak salatalar yapabilir veya başka tariflerde de tüketilebilirsiniz. Yemekleriniz için ise lahana gibi pişirilebilirsiniz. Çünkü karahindibanın yaprakları antioksidan açısından oldukça zengindir. Çayının demlenmesinde çoğunlukla kökü kullanılmaktadır ancak yaprakları da çay olarak demlenebilmektedir. Bitki Nisan, Mayıs aylarıyla birlikte ülkemizin kırlarında ve yol kenarlarında çiçekler açarak topraklarımızı süslemeye başlar. Bu şifa dolusu bitkilerin yapraklarını taze ve acılaşmamış hâlde, en hassas olduğu bu aylarda topluyoruz. Yapraklarını topladığımız bitkilerin köklerini ise en tatlı olduğu dönem olan Eylül, Ekim aylarında topluyoruz. Arıların çok sevdiği karahindibayı toplarken onların da tabiatlarını bozmuyoruz. Karahindiba köklerini temizledikten sonra gölge bir alanda kurutuyor ve bir süre sonra kuruyan köklerimizi ışıksız ortamda kavanozlarımıza yerleştiriyoruz.
Ürün Filtreleri | ||
---|---|---|
Barkod: | : | 0799906103280 |
Tedarikçi Ürün Kodu: | : | 2054 |